“İyi tasarım, iyi mühendislik ve iyi pazarlama ile sentezlendiğinde ortaya başarılı bir ürün çıkıyor”

Mordağ Design Studio markasının kurucusu Mete Mordağ, 12 yıldır farklı alanlarda uluslararası başarılarıyla dikkat çekiyor. 100’ü aşkın ürünle 25’i aşkın ülkede kullanıcıları ile buluşan Mete Mordağ imzası taşıyan tasarımlar, önümüzdeki dönem için de sıra dışı projeler üzerinde çalışıyor. 

Öncelikle sizi tanımak isteriz? Mete Mordağ kimdir?

1996’da Alman Lisesi’nden mezun oldum. 2001’de Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nü tamamladım. Yaratıcı sanatlara olan tutkum ve pozitif bilimlere olan yatkınlığını birleştirme isteğim beni endüstriyel tasarım dünyasına yönlendirdi. Sydney New South Wales Üniversitesi’nde Endüstriyel Tasarım yüksek lisans eğitimini tamamlayarak 2005’te İstanbul’a döndüm. 2007’de Mordağ Tasarımı kurdum. 12 senedir, teknoloji ürünleri, ev gereçleri, mutfak eşyaları, aksesuar, mobilya, dalış ekipmanları, mimari donatılar, yapı sektörü gibi çok farklı sektörlerden markalar için kalıcı tasarımlar üzerinde çalışıyorum.

Koleksiyonlarınızın oluşum sürecini anlatır mısınız? Nelerden ilham alıyorsunuz?

Tüm projeleri iki gruba ayırabiliriz: Form ağırlıklı projeler ve teknik ağırlıklı projeler. Her birinde ana çıkış noktası rasyonalizm. Çektiğiniz veya sildiğiniz her bir çizginin çok net sebepleri olmak zorunda.

Form odaklı projelerde ilk adım, tasarım için gerekli formun veya fikrin dürtü kaynağını bulmaktan geçiyor. Örneğin su teması işlenmesi gereken bir koltuk için kalem kâğıttan önce, suya objeler batırıp suyun üzerinde oluşan yüzeyleri fotoğraflamaya başlıyorum. Bir sepet projesi için halıcılık sektöründe kullanılan düğümleri araştırmak projenin ilk adımı olabiliyor. Örneğin PlastArt’ın Gördesev-banyo ürünleri üzerindeki özel doku detaylandırması, Ege Bölgesi’nin Gördes kazasında doğmuş ve halıcılık literatüründe “Türk düğümü” olarak bilinen düğümden türedi.

Teknik odaklı projelerde ise tasarım, bir problem çözme sanatı olarak hayat buluyor daha çok. Daha önce çözüm getirilmemiş bir sorunu geometri, fizik ve malzeme üzerinden çözmeye çalışıyorsunuz ve sonucun görsel açıdan taşıdığı o şaşırtıcı güzellik de onun en güzel süsü oluyor. Airties’ın Air4960 WiFi6 Modem’i, Redon Hybrid Dental CNC Cihazı veya Miops’un Capsule 360 Kamera Hareket Ünitesi bu tip projelere güzel örnekler.

Hepsinin ortak yanı malzeme ve tekniği sonuna kadar kullanarak etrafımıza yeni çizgiler eklemek yerine var olanları silmek için uğraşmak oluyor. Kalemden çok silginin kullanmak gerektiğine inanırım. Bu anlamda iyi tasarımda esas olan çizmek değil silmektir bence.

“Tasarım sürecinde aldığım her kararın açık ve rasyonel bir nedeni olması çok önemli”

Yaptığınız projeler arasında en çok dikkat çeken hangisiydi?

Geçtiğimiz 14 sene içerisinde çok geniş yelpazede ürün tasarlamış biri olarak bu soruya tek bir ürünle cevap vermek çok güç. Söz konusu proje ne kadar teknik, teknolojik veya kozmetik odaklı olursa olsun iyi tasarımın ortaya koyduğu katma değer çok büyük.

YGA (Young Guru Academy) ve Vestel mühendisleri tarafından görme engelliler için geliştirilen dünyanın en akıllı bastonu WeWALK’un endüstriyel tasarımının altındaki imzam benim için her zaman büyük bir gurur kaynağı olacak.

Engel algılama, telefon entegrasyonu, açık kaynak platform gibi devrimsel özelliklere sahip WeWALK, geçtiğimiz Mayıs ayında görme engelli kullanıcılarla buluştu. Amerika’nın inovasyon alanındaki en prestijli ödüllerinden biri olan Edison Altın Ödülü’ne sahip olan WeWALK, şarj edilebilen batarya, engelleri algılayan ultrasonik sensor, titreşimli uyarı motorlarının yanında, dokunmatik yüzeyi ve bluetooth bağlantısı sayesinde görme engellilerin telefonlarını ellerine almadan kullanabilmesini sağlıyor.

PlastArt için tasarladığım Gördes ev gereçleri koleksiyonu ise iyi tasarımın sadece görsellik üzerinden dahi ne kadar büyük katma değerler üretebildiğine çok güzel bir örnek.  Çamaşır ve kirli sepeti, çöp kovası, saklama kapları, WC fırçası gibi parçalardan oluşan bu serinin ana teması yukarıda da söylediğim gibi halı dokumacılığında kullanılan “Türk Düğümü” geometrisidir. Serinin ilk iki parçası olan çamaşır sepeti ve selesi lanse edildiği Almanya fuarında bir hafta içerisinde 5 milyon sipariş alarak bir rekora imza attı. 

Geçtiğimiz yıl akıllı Edison Teknoloji ödülünü kazanan WeWALK’un endüstriyel tasarımı altında imzanız bulunuyor.  Bu projedeki rolünüz aynı zamanda Edison Award 2020 jüri üyeliğinin de kapısını açtı. Bu başarınızı neye borçlusunuz?

Bir başarıdan bahsedilecekse sırrı şu olabilir: Bana kılavuzluk eden iki önemli değer var. İlki sebat. Birçok iş dalında olduğu gibi yaratıcı sanatlarda başarının yolu da iyiye ulaşana kadar sabırla tekrar, tekrar denemekten geçiyor. İkincisi de rasyonalizm. Tasarım sürecinde aldığım her kararın açık ve rasyonel bir nedeni olması çok önemli. Bu anlamda işimi rasyonel sanat olarak adlandırmayı çok yerinde buluyorum.

Türkiye’de tasarım anlamında çok değerli isimler yer alıyor. Tasarım ürünlerin Türkiye’de ve dünyada yeterli değeri gördüğünü düşünüyor musunuz?

İyi tasarım, iyi mühendislik ve iyi pazarlama ile sentezlendiğinde ortaya başarılı bir ürün çıkıyor. Bu üçünü birbirinden ayrı düşünmek imkansız. İster teknoloji ister kozmetik odaklı olsun her sektörde tasarım artık olmazsa olmaz. Dünya pazarı endüstriyel tasarımın değerinin son derece farkında. Türkiye’ye gelirsek son 25 yılda bu konuda önemli bir aşama kaydetti. Endüstriyel tasarım tescil sayılarında ilk 20 ülkenin 1980-2017 yılları arasındaki gelişimine bakıldığında Türkiye’nin 1995 yılında sıralamaya girdiğini görüyoruz. Bu süreçten sonra da yükselişi devam ediyor. 2008 yılına gelindiğinde Türkiye, İngiltere, Almanya, Rusya gibi ülkeleri geride bırakarak; Çin, Japonya ve Amerika’nın dahil olduğu ilk beş ülke arasında yerini alıyor. 

Şu an üzerinde çalıştığınız tasarımlar var mı? Bize küçük detaylar verebilir misiniz?

Kayalar Mutfak’ın Pole tasarımında edindiğimiz tüm tecrübe ve birikim ile markanın yeni jenerasyon endüstriyel mutfak grubu tasarlıyoruz. Sanırım Pole-Plus olarak piyasaya sürülecek.

Wollox’un interaktif projeksiyon sisteminin bir parçası olan cihaz ve kalem tasarımları tamamlandı, şu an üretim aşamasındalar.

Her türlü projeksiyon cihazına entegre olabilen ve yansıma alanını (örneğin, bu 2 x 3 metre genişliğinde koca bir duvar olabilir) dokunmatik yüzeylere çeviren çarpıcı bir teknolojiye sahipler.

Holiday markası için tasarladığım Kanna Sandalye’nin kalıpları şu an İtalya’da yapılıyor. 2020’nin ilk çeyreğinde seri üretime geçmesi hedefleniyor.

Bulut temelli video yönetimi ve görüntü işleme konusunda teknolojiler geliştiren Mobilus için tasarladığım çocuk kamerası.

Capsule360 Kamera hareket kutusu ile Kickstarter’da 600 bin dolar toplayan ve ürünü yaz sonunda piyasaya süren Miops Teknoloji ile yeni nesil kamera tetikleyicileri üzerine çalışıyoruz.

Kişisel bakım ürünleri markası UltraCompact’ın kozmetik ürün grubuna ait şişeler de yine 2020’nin ikinci çeyreğinde raflarda yerlerini alacaklar sanıyorum.

En yeni trendleri takip etmek ve lider tasarımcıların dünyasını keşfetmek için takipte kalın! Bültenimize abone olun!